SİVRİCE DEPREMİNDE EVİ AĞIR HASAR ALAN MALATYALI DEPREMZEDE, 3 YILDIR YENİ EVİNİN YAPILMASINI BEKLİYOR

SİVRİCE DEPREMİNDE EVİ AĞIR HASAR ALAN MALATYALI DEPREMZEDE, 3 YILDIR YENİ EVİNİN YAPILMASINI BEKLİYOR
Elazığ’ın Sivrice ilçesinde 3 yıl önce meydana 6.8 büyüklüğündeki deprem sırasında Malatya’nın Yeşilyurt ilçesindeki evi ağır hasar Mehmet Hanefi Çalışkan, 3 yıldır yeni evinin yapılmasını bekliyor. Çalışkan, yeni evi için bir yıl önce atılan temeli göstererek, "Gelip evi yıktılar. Yerine de gördüğünüz gibi bana güzel bir mezar hazırladılar" dedi.

Elazığ’ın Sivrice ilçesinde 3 yıl önce meydana 6.8 büyüklüğündeki deprem sırasında Malatya’nın Yeşilyurt ilçesindeki evi ağır hasar Mehmet Hanefi Çalışkan, 3 yıldır yeni evinin yapılmasını bekliyor. Çalışkan, yeni evi için bir yıl önce atılan temeli göstererek, "Gelip evi yıktılar. Yerine de gördüğünüz gibi bana güzel bir mezar hazırladılar" dedi.

Malatya'nın Yeşilyurt ilçesine bağlı Kuşdoğan Mahallesi’nde eşi ve iki çocuğuyla birlikte yaşayan Mehmet Hanefi Çalışkan’ın evi, Sivrice’de 24 Ocak 2020’de meydana gelen depremde ağır hasar aldı ve sonrasında devlet tarafından yıkıldı. Çalışkan’ın yeni evinin temeli ise 2022 yılında atıldı, ancak daha sonra tek bir çivi dahi çakılmadı.

Bu süreçte yaşadıklarını ANKA Haber Ajansı’na anlatan Çalışkan, depremin ardından kiralık bir eve taşındığı ve ev sahibinin kendi oturduğu ev Kahramanmaraş merkezli depremler sırasında yıkıldığı için evini boşaltmak zorunda olduğunu söyledi.

"BANA GÜZEL BİR MEZAR HAZIRLADILAR"

Mehmet Hanefi Çalışkan, Sivrice depreminin ardından Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nden gelen ekiplerin köyde incelemelerde bulunduğunu, evi için ‘riskli’ raporu verildiğini anlattı. Kendisine evinin yıkılarak yeniden yapılacağının söylendiğini belirten Çalışkan, "Ben, buna karşıçıktım. Ancak hem çevrenin baskısı hem de mühendisin ısrarıyla kabul ettim. Sonrasında sözleşme imzalandı. İhaleye verildi. Gelip evi yıktılar. Yerine de gördüğünüz gibi bana güzel bir mezar hazırladılar" dedi.

"KİMSE BU İCRAATA SAHİP ÇIKMIYOR"

Çalışkan, temel atıldıktan sonra inşaata kimsenin gelmediğini ve herhangi bir çalışma yapılmadığını ifade ederek şunları söyledi:

"Ne AFAD ne Çevre Şehircilik ne de TOKİ, kimse bu icraata sahip çıkmıyor. Muhatap bulamıyorum. Bu durumdan valimizin, ilçe kaymakamımızın ve milletvekillerimizin de haberi var. Ama hiç kimse ilgilenmiyor. Şu anda bir evde kirada oturuyorum. Ev sahibim, evleri yıkıldığı için acilen evden çıkmamamı söyledi. Ne yapacağımı bilmiyorum. Bana konteyner de verilmedi. Sözde benim evim sağlammış. İşte benim sağlam olan evim. Gerçekten de sağlam, ölürsem beni güzel bir şekilde buraya gömerler. Bunun üzerine psikolojim bozuldu. Ahırım olmadığı için hayvanlarımı mağara gibi bir yere koydum, birisi telef oldu. Hem maddi hem de manevi olarak zararım var. Cumhurbaşkanım, her konuşmasında "Biz hiç kimseyi mağdur etmiyoruz" diyor. İşte bu mağduriyet değilse mağdur olan kimdir? O bürokratlar mı, yoksa ben mi mağdurum? Halka sahip çıkmayan siyasetçiler mi, yoksa ben mi? Müteahhidin kim olduğunu öğrenmek istedim, onu dahi söylemediler. Müteahhit niye gizleniyor, neden görevini yapmıyor? Burayı ya AFAD ya da Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü ihaleye verdi. Müteahhide neden yapmadığını sormuyorlar? Ülkemizde büyük bir afet oldu, birçok canımızı kaybettik. Bunların içerisinde benim yakınlarım da var. 60’a yakın yakınımı, dostumu, akrabamı bu depremde kaybettim. Buna elbette üzülüyorum. Birileri diyecek ki "Kendi çıkarını düşünüyor'. Hayır, ben kendi çıkarımı düşünmüyorum. 3 yıldır ben bu rezilliği çekiyorum."

"3 YILDIR MAĞDURUM"

Sadece 10 bin TL kira yardımı aldığını, ancak bu süreçte aylık bin 500 TL kira verdiğini dile getiren Çalışkan, "10 bin TL ile 3 yıldır mağdurum. Şu anda da oturduğum evden acil olarak çıkmam gerekiyor. Hiç kimse yoksulun sesini duymuyor. Herkes yoksula karşı kör, sağır, dilsiz olmuş. Eğer burada bir adalet varsa gelsin beni tutuklasınlar. Burada tamamen kanunsuzluk ve adaletsizlik var" diye konuştu.

Çalışkan, evden çıktıktan sonra ailesiyle birlikte çadırda yaşayacağını ifade ederek, "Çukur bir yere kepçeyle kuyu kazdım. Orası da yılan ve akreplerin yuvasıdır. Brandadan bir çardak yapacağım, ailemi alıp orada yaşamımı sürdüreceğim. Çünkü başka bir seçeneğim yok" dedi.

ANKA Haber Ajansı