KERİM UĞUR

CHP İzmir İl BaşkanıŞenol Aslanoğlu, “Seçim sadece İzmir’de olsaydı Kemal Bey bu seçimi kazanırdı” sözleri ile ilgili; “İki buçuk dakikalık filmi izlediğinizde de basın toplantısının ne olduğunu anlayabiliyorsunuz. Bundan kestiğiniz 30 saniye… Bunun adı montajcılık” dedi.

CHP İzmir İl BaşkanıŞenol Aslanoğlu, 5 Haziran’daki “Cumhurbaşkanlığı seçiminde İzmir her zaman olduğu gibi, öncesindeki seçimde de hem CHP’ye hem de CHP lideri Kılıçdaroğlu’na sahip çıkmıştır. Büyük bir teveccüh göstermiştir. İzmir’de Kemal Kılıçdaroğlu’nun aldığı oy Erdoğan’ın aldığı oydan yaklaşık 1 milyon 20 bin fazladır. Bu şu demek: Eğer seçim sadece İzmir’de olsaydı, bu seçim açık ara bir sonuçtu, ya da sadece İzmir’de olsaydı, İzmir’de 1 milyon 19 bin 999 İzmirli Kemal Bey’e oy vermeseydi bile Kemal Bey bu seçimi kazanırdı” açıklaması ile soruları yanıtladı.

Aslanoğlu, şunları söyledi:

“Sizlerin hepinizin olduğu bir basın toplantısıydı. 40’a yakın basın mensubu vardı. Hiçbiri bir olumsuz cümle yazmadı, basın toplantısı ile ilgili. ANKA Haber Ajansı iki buçuk dakikalık bir filmini paylaştı. Aslında iki buçuk dakikalık filmi izlediğinizde de basın toplantısının ne olduğunu anlayabiliyorsunuz. Bundan kestiğiniz 30 saniye… Bunun adı montajcılık. Siz gazeteciler bu işi çok iyi biliyorsunuz. Nasıl başladığını da işin, biliyorsunuz. İlk önce Yeni Şafak gibi, böyle aynı yerlerden, ardından adını bile anmaktan hicap duyacağım, maalesef şu an İzmir vekilliğimizi yapan arkadaşımızın hakaretvari sözleri ve ardından trol hesaplarından… İlginç bir biçimde, 30 saniyelik kesilen görüntü, televizyon haber kanallarında…

Başı var, sonu var. Basın mensupları olarak sizler izlemiştiniz. Sizi rahatsız eden bir cümle miydi, başı ile sonu ile birlikte değerlendirdiğinizde? Bu, aslında seçim sonucunun da nasıl olduğunu bize anlatıyor. Maalesef montaj siyaseti ve algı operasyonları, seçimin kaderini de değiştiren en önemli şeylerdi. Kes-kopar; 20 saniyelik cümlelerden bir cümleyi al, onu devam ettir.

Anlattığımız, İzmir’de seçim olsaydı, aman şöyle olurdu, böyle olurdu; değil. Aynı toplantıda, Konya’da seçim olsaydı, çok büyük bir fark oluştuğunu, Erdoğan lehine fark olduğunu da anlattım zaten. Anlattığımız tablolarda, İzmir’in oyu ile birlikte Türkiye’nin artı eksi oyları da vardı. Bu, İzmir’in Türkiye genelindeki CHP ya da Kemal Kılıçdaroğlu’nun oylarının ne olduğunu anlattığım, tablolar ile de gösterdiğim uzun bir metindi. Ama vurgulamak istediğim şu: Artık fark ediyoruz ki, herhangi bir konuşmadan, şu anki konuşmamdan da…

Bu montajcı siyasetin uzantıları… Daha sonra, birçok televizyon kanallarında buna ilişkin tartışma programları var. Kimse iki dakikalık görüntüyü bile izlemiyor. Basın da mı bir haberi yapmadan önce iki dakikalık, üç dakikalık görüntüyü incelemiyor.

Mesela merak ediyorum. ANKA Haber Ajansı’ndan bütün görüntüleri isteyen hiç kimse çıkmış mıdır? Bunanla ilgili televizyona çıkıp uzun uzun konuşacağım, ANKA’dan alayım, 20 dakika konuşma neydi ki, ne konuştular acaba? Onu boş verin, ANKA Haber Ajansı’nın bir haberi var, 2-2 buçuk dakikalık bir video filmi var, onu bile izlemeye zahmet etmeyip; sadece Twitter üzerinden dönen bir şeyle, böyle suni gündemler yaratmak. Bundan oy devşirmeye çalışmak en basit deyimi ile çok ucuzluk.

Televizyon programında çıkıp, yorumculuk yapan arkadaşlar, en azından gazeteci kimliği ile yapan arkadaşlar, en azından soralım, orada gazeteciler vardı… Sizleri arayan oldu mu? Yok. 2 buçuk dakikalık filmi seyreden var mı? O da yok. Peki neyin yorumunu yapıyorsunuz?

Söylediğim şey, artık sosyal medyada, istediğiniz herhangi bir şeyi, kesip kopyalayıp, eğer yeteri kadar trolünüz varsa, gündem haline getirebildiğinizi, gerçekleri çarpıtabilmeyi gördük.

Bunu biz seçimde Kemal Kılıçdaroğlu üzerine yapılan montaj videoları ile de gördük. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı da bunu yapıyordu. Montaj videoları milyonların izlediği mitinglerde göstermekten utanmıyordu ülkenin Cumhurbaşkanı. O yüzden şimdi trolleri daha fazlasını yapıyor. Bu utanılacak bir şeydir. En basit tabiri ile…

Ayrıca ben, sayın milletvekili olan arkadaşımız. Bu utancı da AK Parti İl Başkanı ile birlikte paylaşıyorum demiştim. Bir İzmir Milletvekili olarak onu Meclis’e göndermiş olmaktan… Dün öyle bir şey yazmış, benimle ilgili ‘zeka küpü’ demiş. Benim zekamın zekatını versem, o milletvekilinin yedi sülalesine yeter. Bunu da bütün İzmirliler bilir, o İzmir’i bilmediği içindir.”

ANKA Haber Ajansı