Arsuz Belediye Başkanı Asaf Güven, ‘Haydi Türkiye Şimdi Hasat Zamanı’ isimli proje kapsamında ilçedeki üretim sahalarını inceleyerek depremlerin ardından ilçedeki tarım faaliyetlerini anlattı. Başkan Güven, üreticiye destek olunması gerektiğini vurguladı.
Başkan Güven, İstanbul Ticaret Odası Başkanvekili Ahmet Özer, Gıda Perakendecileri Derneği Başkanı Alp Önder Özpamukçu ve Güvenilir Ürün Platformu Başkanı Celal Toprak'a, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinden ağır etkilenen ilçedeki tarım faaliyetleri hakkında bilgi verdi, üreticiyle buluştu. Güven saha ziyaretinde, şunları kaydetti:
“NÜFUSUMUZ NEREDEYSE 2 KAT ARTMIŞ DURUMDA”
“Öncelikle böylesi bir felaketten sonra buraya kadar gelip bu konuda bizlere vermiş olduğunuz destek için teşekkür ediyorum. İlçemizde ve 11 ili kapsayan bu asrın felaketinde maalesef şu an itibarıyla çok sayıda Arsuzlu vatandaşımızı kaybetmiş bulunmaktayız. Bunların birçoğu apartmanlarda ve İskenderun ilçesine yakın mahallelerimizde ikamet eden vatandaşımız. 2 bin 204 yıkık, ağır hasarlı ve yıkılacak binamız mevcut. Tüm ilçelerde depremden dolayı nüfus azalması olurken, büyük bir bölümü dağınık ve müstakil bir yerleşime sahip olan ilçemiz göç almaktadır. İlçe nüfusumuz 101 bin iken dışarıdan gelen göçle birlikte şu an neredeyse iki kat artmış durumda. Diğer il ve ilçelerden burada yazlığı olan vatandaşlarımız, kendi ailesi ile birlikte başka ailelerle de geldiği için nüfus yoğunluğu yaşamaktayız.
“LİMON AĞAÇTA KALDI, ÖNÜMÜZDEKİ YILIN ÜRETİMİNİ DE ETKİLEYECEK”
Arsuz iki ‘T’ ile bilinen bir ilçe: Tarım ve Turizm. Arsuz sekiz belde ve 28 köyün birleşmesiyle bir araya gelen yaklaşık 70 kilometrelik sahil şeridi olan dağınık yerleşim yerine sahip olan bir ilçe. Tarım en önemli gelir kaynaklarımızdan biri. Burada yetişen ürünler hem ülke içinde hem de ülke dışına ihraç edilmektedir. Ancak ardı ardına yaşanan asrın felaketinden sonra özellikle büyük ticaret firmalarımız, yani ürünü toplayan ve ihraç eden firmalarımızın tüm depoları yıkılmış durumda. Bu da bizim tarım ürünlerimizin ihracatını maalesef olumsuz yönde etkiledi. Arsuz narenciye, maydanoz, muz, zeytin, kayısı, pazı, tatlı patates gibi tarım ürünlerini en fazla üreten ilçelerinin başında gelmektedir. Şu an limon maalesef ki ağaçta kaldı. Bu da hem bu seneki üretimi hem de önümüzdeki yılın üretimini etkilemekte. Ortalama yıllık 200 bin tonun üzerinde üretim kapasitemiz var. Bunu mandalina ve portakalla desteklediğimizde narenciye alanında 250 bin tonu geçiyor. Limonun koparılmayıp ağaçta kalması demek, gelecek yılın üretimini de olumsuz etkilemesi demek. Özellikle limon alanında iç pazarlara sürülmesi de aslında bir bakıma tek başına çözüm olamayacak. Çünkü ülke dışına ihraç edilmesi gerekiyor. Ama tabii öncelikle iç pazarlara satılmasını sağlayabilirsek hem depremden etkilenen üreticilerimize destek oluruz hem de önümüzdeki yılların üretimini normale döndürürüz.
“MAYDONOZUN EDERİ KARŞILIĞINDA SATILMASI İÇİN DESTEK BEKLİYORUZ”
Maydanoz alanında da ülkenin yaklaşık yüzde 60’lık maydanoz ihtiyacını ilçemiz karşılamaktadır. Şimdi maydanozun büyük bir bölümü tarlada, bir bölümü de kısmen var olan tüccarlar tarafından biçiliyor. Ama üreticilerimiz de düşük bedelle satışını sağladığı için masrafını bile karşılamıyor. Bunun önüne geçip ederi karşılığında satılması adına destek bekliyoruz. Zeytin alanında da yine özellikle zeytinyağını henüz satamamış vatandaşlarımız var. Bunlar da depremin etkisi ile zeytinyağı satışı olumsuz yönde etkilendi.”
ANKA Haber Ajansı