Tüm Yerel-sen: "Aym'nin 'Yüzde 2 Üye Barajı' Düzenlemesiniiptal Gerekçesi Olumludur"

Tüm Yerel Yönetim Çalışanları Sendikası (TÜM YEREL-SEN), Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) kamu görevlilerinin toplu sözleşme ikramiyesinden faydalanabilmesi için "yüzde 2 barajını aşan sendikalara üye olma" şartı getiren düzenlemeyi iptal gerekçesiyle ilgili “İptal gerekçesi olumludur. Zira Anayasa Mahkemesi’nin ifade ettiği gibi, kural kamu görevlileri sendikalarına üye olup aylık veya ücretinden üyelik ödentisi kesilen kamu görevlilerine ocak, nisan, temmuz ve ekim aylarında toplu sözleşme desteği yapılmasınıö

Tüm Yerel Yönetim Çalışanları Sendikası (TÜM YEREL-SEN), Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) kamu görevlilerinin toplu sözleşme ikramiyesinden faydalanabilmesi için "yüzde 2 barajını aşan sendikalara üye olma" şartı getiren düzenlemeyi iptal gerekçesiyle ilgili “İptal gerekçesi olumludur. Zira Anayasa Mahkemesi’nin ifade ettiği gibi, kural kamu görevlileri sendikalarına üye olup aylık veya ücretinden üyelik ödentisi kesilen kamu görevlilerine ocak, nisan, temmuz ve ekim aylarında toplu sözleşme desteği yapılmasınıöngörmektedir. Kamu görevlileri sendikalarına üye olanlar ile üye olmayanların toplu sözleşme ikramiyesi dışında toplu sözleşme hükümlerinden aynışekilde yararlandıkları dikkate alındığında sendikaya üye olanlar bakımından üyelik ödentisinin dezavantajlı bir duruma yol açtığı açıktır” denildi.

Anayasa Mahkemesi'nin (AYM), kamu görevlilerinin toplu sözleşme ikramiyesinden faydalanabilmesi için "yüzde 2 barajını aşan sendikalara üye olma" şartı getiren düzenlemeyi iptal kararının gerekçesi dünkü Resmi Gazete'de yayımlandı. TÜM YEREL-SEN Merkez Yürütme Kurulu tarafından konuyla ilgili yapılan açıklamada, şöyle dendi:

“DEZAVANTAJLI DURUMA YOK AÇTIĞI AÇIKTIR”

“İptal gerekçesi olumludur. Zira Anayasa Mahkemesinin ifade ettiği gibi, kural kamu görevlileri sendikalarına üye olup aylık veya ücretinden üyelik ödentisi kesilen kamu görevlilerine ocak, nisan, temmuz ve ekim aylarında toplu sözleşme desteği yapılmasınıöngörmektedir. Kamu görevlileri sendikalarına üye olanlar ile üye olmayanların toplu sözleşme ikramiyesi dışında toplu sözleşme hükümlerinden aynışekilde yararlandıkları dikkate alındığında sendikaya üye olanlar bakımından üyelik ödentisinin dezavantajlı bir duruma yol açtığı açıktır. Kamu görevlileri sendikalarına üye olmaları sebebiyle kamu görevlilerinin gelirlerinden üyelik ödentisi kesilmesinin sendika hakkının kullanılması bakımından caydırıcı nitelikte olduğu gözetildiğinde kuralla çalışanların sendika haklarını kullanmaları sebebiyle ortaya çıkan bu dezavantajlı durumun ortadan kaldırılmasının amaçlandığı anlaşılmaktadır.

Kural kamu görevlileri sendikasının kurulu olduğu hizmet kolunda sendika üyesi olabilecek toplam kamu görevlisi sayısının en az yüzde ikisini üye kaydeden kamu görevlileri sendikalarına üye olup aylık veya ücretinden üyelik ödentisi kesilen kamu görevlilerine toplu sözleşmeyle belirlenen tutarda toplu sözleşme ikramiyesinin ödeneceğini öngörmekteydi.

“FİİLEN ENGELLEYİCİ NİTELİK TAŞIDIĞI AÇIKTIR”

Kuralla kamu görevlileri sendikasının kurulu olduğu hizmet kolunda sendika üyesi olabilecek toplam kamu görevlisi sayısının en az yüzde ikisini üye kaydeden kamu görevlileri sendikalarına üye olma zorunluluğu öngörülmemiş ise de toplu sözleşme ikramiyesinin sadece bu sendikalara üye olanlara ödeneceğinin öngörülmüş olmasının bu sendikalara üye olmaya zorlayıcı nitelik taşıdığı dolayısıyla yeni sendikaların kurulabilmesini ve çalışanların dilediği sendikayı seçebilmesini fiilen engelleyici nitelik taşıdığı açıktır. Dolayısıyla kuralın anayasal yönden nesnel ve makul bir temele dayandığı söylenemez. Bu itibarla kuralın sendika hakkı bağlamında eşitlik ilkesiyle bağdaşmadığı sonucuna ulaşılmış ve iptal edilmiştir.

“SENDİKA HAKKINA AYKIRI BİR YÖNÜNÜN BULUNMADIĞI SONUCUNA ULAŞILMIŞTIR”

Anayasa Mahkemesinin iptal etmediği birinci fıkra için iptal etmeme gerekçesi şöyledir: ‘Kuralda toplu sözleşme desteğinin 750 gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda yapılmasının öngörülmesi suretiyle destek tutarının belirlenmesinde sendika üyesinin aylık ödentisinin dikkate alınmamış olmasının nispeten düşük brüt gelire sahip olan sendika üyeleri bakımından pozitif ayrımcılık içeren tedbir niteliğinde olduğu görülmektedir. Bu itibarla kuralın sendika hakkına aykırı bir yönünün bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

Bu ölçütün yüzde 2 barajının altındaki ve üstündeki sendikalara farklı uygulanması temelinde iptal edildiği gözetildiğinde, bu temel eşitsizliği yaratan 11. Maddenin 2. Fıkrasının iptalinden sonra, yani eşitsizlik ortadan kalktıktan sonra tüm kamu görevlileri sendikaları için geçerli olacak yeni bir gösterge rakamını Toplu Sözleşme ya da Ek Protokol ile belirlemeye engel yoktur.”

ANKA Haber Ajansı

Ekonomi Haberleri