Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İran Cumhurbaşkanıİbrahim Reisi ile Cumhurbaşkanlığı'nda yaptığı ortak basın toplantısında, "Terörle mücadelede komşumuz İran'ın desteğinin artarak devam etmesinin ehemmiyetini bir kez daha vurguladık. Ülkelerimizin ve bölgemizin güvenliğini hedef alan PKK, PYD, YPG ve PJAK'a karşı iş birliğimizin daha da güçlendirilmesinin önemine değindik" dedi. Reisi ise, "Türkiye'nin güvenliği bizim güvenliğimiz, bölge ülkelerinin güvenliği bizim güvenliğimizdir ve bölgede herhangi birinde ne ufak bir güvensizliği bütün bölge için güvensizlik olarak görüyoruz. Biz terörizmle mücadelede çok kararlıyız" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'ye resmi ziyarette bulunan İran Cumhurbaşkanıİbrahim Reisi ile bugün Cumhurbaşkanlığı'nda görüştü. Erdoğan Reisi'yi resmi törenle karşıladı. İkili görüşmenin ardından Türkiye-İran Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi 8. Toplantısı'na geçildi. Anlaşmaların imza töreninin ardından iki lider ortak basın toplantısı düzenledi.
ERDOĞAN: 10 YENİ ANLAŞMAYA İMZA ATTIK
Sözlerine 3 Ocak'ta Kirman'da meydana gelen terör saldırısını kınayarak ve Türkiye'nin terörle mücadelesinde İran'ın yanında olduğunu belirterek başlayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Komşumuz İran ile ilişkilerimizi karşılıklı güven ve müşterek menfaatler temelinde derinleştirmeye önem veriyoruz. Görüşmelerimizde bu iradeyi bir kez daha teyit ettik. Konsey toplantısı kapsamında aldığımız kararların yalnızca ülkelerimiz için değil bölgemizin istikrarı ve refahı bakımından da önem taşıdığına inanıyoruz. Bugünkü görüşmelerimizde de somut iş birliği alanları ile Gazze ve işgal edilmiş Filistin topraklarında yaşanan İsrail saldırıları başta olmak üzere bölgesel ve uluslararası gelişmeleri ele aldık. Terörle mücadeleden enerjiye, ticaretten eğitime ikili gündemimizde yer alan konular hakkında görüş alışverişinde bulunduk. Konseyimizin geçmiş toplantılarında aldığımız kararların takibini yaptık. İran ile yıllık 30 milyar dolar ticaret hedefimiz bağlamında özellikle Koronavirüs salgını sonrasında ilerleme kaydettik. Öte yandan bu kulvarda daha hızlı koşmamız gerektiğinin de farkındayız.
İş dünyamızın karşılaştığı sorunların çözülmesinin bu gayretlerimize önemli katkıda bulunacağına da işaret ettik. Terörle mücadelede komşumuz İran'ın desteğinin artarak devam etmesinin ehemmiyetini bir kez daha vurguladık. Ülkelerimizin ve bölgemizin güvenliğini hedef alan PKK, PYD, YPG ve PJAK'a karşı iş birliğimizin daha da güçlendirilmesinin önemine değindik.
10 yeni anlaşmaya imza attık. Bu suretle ilişkilerimizin ahdi zeminini tahkim ettik.
Filistin meselesi Türkiye ve İran'ın odağında yer alıyor. Dışişleri Bakanlarımız dün New York'ta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde düzenlenen Filistin konulu oturuma katıldı. Gazzeli kardeşlerimizin güvenliğini, refahını ve istikbalini temin etmeye yönelik gayretlerini sürdürdüler. Türkiye olarak 7 Ekim'den beri 26 bin tonu un olmak üzere toplam 30 bin tondan fazla insani yardım malzemesi El-Ariş'e gönderdik. Görüşmelerimizde İsrail'in Gazze'ye yönelik insanlık dışı saldırıların bir an önce son bulması, adil ve kalıcı barışın tesisine yönelik ivedi adımlar atılması ihtiyacını ele aldık. Filistin'in haklı davasına desteğimizi tekrarladık ve bu konudaki iş birliğimizi devam ettirme kararlılığımızı tazeledik. Bölgemizin güvenlik ve istikrarını daha fazla tehdit edecek adımlardan sakınılmasının önemi üzerinde mutabık kaldık."
REİSİ: İRAN İSLAM CUMHURİYETİ TERÖRİZMLE MÜCADELE HUSUSUNDA HERHANGİ BİR TEREDDÜTTE BULUNMAMIŞTIR
İran Cumhurbaşkanı Reisi ise şunları kaydetti:
"Uzun seneler içerisinde Türkiye Cumhuriyeti ile iyi ilişkiler içinde olmuşuzdur ve bundan sonra da bu ilişkileri daha üst seviyede geliştirmek istiyoruz. İran İslam Cumhuriyeti'nin ve Türkiye Cumhuriyeti kardeş olarak kapasitelerimizin çok daha yüksek olduğuna inanıyoruz. İlişkilerimizin seviyesi çeşitli alanlarda gelişebilir.
Ekonomi konularında ve ticaret alanlarında bugüne kadar attığımız adımların devamında ilişkilerimizi ticari ve ekonomik seviyesini geliştirmeyi amaçlıyoruz. İlk adımda da ticaret hacmimizi 30 milyar dolara çıkarmayı hedefledik.
Doğal gaz, petrol olmak üzere dost ve kardeşülke olan Türkiye ile ilişkilerimizi geliştirme kararı aldık. Bunun imkânı da mevcuttur. Ulaşım yolları hususunda toplantımızda bu alanda da daha fazla adım atmayı amaçladık.
Bir diğer önemli konu da terör ile mücadele, uyuşturucu ile mücadele ve organize suçlar ile mücadele hususundaki iş birliği hususunda da irademizi gösterdik. Biliyorsunuz biz terörizmle mücadele konusunda önemli adımlar attık. İran İslam Cumhuriyeti terörizmle mücadele hususunda herhangi bir tereddütte bulunmamıştır.
"TERÖR ÖRGÜTLERİ BUGÜN BATILI ÜLKELERİN DESTEĞİİLE FAALİYET GÖSTERMEKTEDİR"
Terörizmle mücadelede Serdar Süleyman bir kahramandır ve onun adını bizler her zaman canlı tutmamız gerekiyor. Biz çok şehit verdik. Amerikalılar seçim kampanyalarında alenen söylediler ki, "DAEŞ'i biz kurduk ve onu destekliyoruz" dediler. DAEŞ'in bütün cinayetleri ve suçları halihazırda bölgemizde birçok terör saldırısınıüstleniyor. Bunlar kesinlikle Amerikalıların isteğiyle ve Siyonizm rejiminin isteği ve desteğiyle gerçekleşiyor. Terör örgütleri bugün Batılıülkelerin desteği ile faaliyet göstermektedir. Hem Türkiye'de, Irak'ta, Suriye'de Afganistan'da ve çeşitli bölge noktalarında cinayetlerini devam ettirmektelerdir.
"TÜRKİYE'NİN GÜVENLİĞİ BİZİM GÜVENLİĞİMİZDİR"
Biz şuna inanıyoruz ki, Türkiye'nin güvenliği bizim güvenliğimiz, bölge ülkelerinin güvenliği bizim güvenliğimizdir ve bölgede herhangi birinde ne ufak bir güvensizliği bütün bölge için güvensizlik olarak görüyoruz. Biz terörizmle mücadelede çok kararlıyız.
Bölgemizde sadece Müslüman halkları değil bütün dünyada özgür insanları, uyanık vicdanları rahatsız eden en önemli sorun Filistin meselesidir. Siyonizm rejiminin mazlum Filistin halkına karşı uyguladığı zalimce davranışları ve yaptıklarıdır. Dünyada hangi vicdan bu zulümden etkilenmeyebilir? İslam dünyasının birinci meselesi Filistin meselesidir. Daha doğrusu insanlık için en büyük meselenin bu olduğunu söyleyebiliriz. Bundan daha da kötüsü Siyonizm rejimin bu yaptıkları Amerikalılar ve bazı Batılıülkelerin desteğini görmektedir. Bu da esasen Amerika'nın Siyonizm rejimini resmen desteklediği büyük bir sorun. Aslında Amerika bu cinayetleri şu anda gerçekleştirmektedir.
Ne yazık ki Birleşmiş Milletler ve Güvenlik Konseyi bu doğrultuda kendi işlevini kaybetmiş bulunuyorlar. Bizler yeni küresel, adaletli bir düzenin kurulması için çaba göstermemiz gerekiyor. Türkiye ve diğer ülkelerle bu alandaki iş birliğimiz etkili olacaktır, biz buna inanıyoruz.
"SİYONİZM REJİMİİLE İLİŞKİLERİ KESMEK ZULÜMLERİNE VE CİNAYETLERİNE SON VERME HUSUSUNDA ETKİLİ OLACAKTIR"
Siyonizm rejimine öyle bir tavır alınmalı ki caydırıcı olmalı ve kesinlikle Siyonizm rejimi ile siyasi ve ekonomik ilişkileri kesmek, Siyonizm rejiminin zulümlerine ve cinayetlerine son verme hususunda etkili olacaktır. Siyonizm rejimiyle ilişkisi olan ülkeler bu ülkeye karşı caydırıcı bir tutum sergiledikleri zaman bu zulümlere ve bu cinayetlere son vermekte etkili olacaktır.
Filistin halkı kendi haklarını elde etmesi gerekiyor. Biz bütün çabalarımızı bu doğrultuda odaklayacağız. Hiçbir şüphemiz yok ki, Gazze savaşı 100 günden fazla geçiyor. Biz buna inanıyoruz ki, burada Filistin halkı kazandı ve bu savaşta kaybeden İsrail Siyonist rejimidir.
Biz Türkiye ile iş birliği içerisinde sadece ikili değil bölgesel, bölge ötesi ve uluslararası sorunları da çözümleyebiliriz. İnanıyoruz ki, bölgede iki büyük ve güçlü ülke olarak iş birliğimiz sayesinde birçok bölgesel, uluslararası ve küresel sorunlarıçözebiliriz."
ANKA Haber Ajansı